Gülüş tasarımı, hekimlik ve sanatın beraber uygulanarak, kişiye özel ideal gülüşü bulmaktır. Kişinin şahsi istekleri ile sağlık ve doğallığı da birleştirerek sağlıklı bir gülüşü planlamaktır.
Kişiye yakışan estetik gülüş ifadesini belirleyen etkenler:
Gülüş tasarımına ilk olarak yüz hattının hangi geometrik biçime uyduğu tespit edilir. Hastanın yüzündeki hatlar, dişin hangi formda tercih edilmesi gerektiğine dair ipuçları saklar.
Gülüş Tasarımı İçin Kriterler
İdeal bir gülümsemede genellikle, göz bebeklerinden geçen çizgi ile dişlerin ortasından geçen çizgi birbirine paralel olmaktadır.
Ön kesici dişlerin biçim ve boyutlarındaki uyumsuzluk oldukça rahat fark edildiği için simetri oldukça önem teşkil eder. Bu sebepten yüz hatlarının el verdiği ölçüde simetrinin elde edilmesi gülüşe fark edilebilir bir çekicilik katar.
Ön dişlerin kesici uçlarını birleştirecek biçimde çizilen eğri, alt dudağın eğriliği ile aynı olmalıdır. Bu çizgilerdeki uyum ne denli sağlanırsa, kişi o kadar genç ve çekici bir gülüş sergiler.
Gülümseme esnasında ortaya çıkan ve görünen diş eti hattı, üst dudak çizgisine paralel bir şekilde olmalıdır. Dişeti hattı, adeta güzel bir tabloyu çevreleyen çerçeve gibidir. Gülüşe mana katar, hangi oranda gözüktüğü oldukça önemlidir. Çok gözükürse kişiyi yaşlı gösterebilir, az gözükürse de kişide yapay bir gülümseme görünüşüne yol açacaktır.
Estetik bir gülüş sağlamak için, gülümseme hattı içinde arkadaki dişlerinde belli oranlarda ortaya çıkması sağlanmalıdır. Bu gerçekleşmezse ağız köşelerindeki karanlık bölgeler güzel bir görüntü sergilemez.
Embraşur diye isimlendirilen bölgeler, dişlerin uçları arasındaki doğal ve üçgenimsi boşluklar olarak tanımlanabilir. Estetik ve ideal bir gülüş için, embraşurların hacimleri ön dişlerden arka dişlere doğru fazlalaşmalıdır.
Görünür kısımlardaki üst kesici dişlerin genişlik ve yükseklikleri hizasıyla, yüzün genişlik ve yüksekliğinin 1/16'sı olmalıdır. Bunun yanında, doğadaki bir takım geometrik biçimler arasındaki phi (φ=1.618...) sayısı olarak bilinen oran mevcuttur. Estetik bir gülümseme için dişler de bu kurala göre hizalanmalıdır. Misal vermek gerekirse, ön keser dişler ile yan keser dişlerin genişlikleri arasındaki oran (1.618/1=1.618... =phi sayısı), köpek dişleri ile yan keserlerin genişlikleri arasındaki oran da (0.618/1 = 0.618 bu da phi sayısının bire bölümünden sağlanan sonuca veya phi sayısından 1 çıkarılınca sağlanacak sayıya eşittir. 1/phi = phi-1)
Ön iki dişin genişliklerinin yüksekliklerine oranları yine altın oran kuralından hareket etmelidir, yani 0.618/1 = 0.618 bu da 1 in phi sayısına bölümünden elde edilen sonuca eşittir. Dişin görünür hacmi, her zaman genişliğinden büyük olmalıdır.
Dişler tek bir renkte değildir. Doğal diş, asla sadece saf beyaz olmaz. Dişin rengi ve şeffaflığı bölgelere göre farklılık gösterir. Bir dişin gövdesini üç bölgede değerlendirirsek: